Roger Fenton



Roger Fenton

Kırım Savaşı’na, Kraliçe’nin “askerlerin pasaklı, kanlı, uygun olmayan fotoğraflarını çekmemesi” şartları (!) ile gönderilen, savaş foto muhabirliğinin babası…

Roger Fenton ve seyyar fotograf labaratuvarı.

1850′lerden sonra belgesel fotoğrafın kullanım alanları genişler. Roger Fenton’un Kırım, Mathew Brady’nin ise Amerikan iç savaşı görüntüleri yeni boyutlar getirir fotoğrafa. İlk geniş kapsamlı savaş röportajı Roger Fenton imzasını taşır. Fenton, 1819 yılında Rochdale yakınlarındaki Heywood kasabasında doğmuştur. Önceleri amatör, daha sonra da profesyonel olarak uğraştığı fotoğrafçılık uğruna hukukçuluğu bırakmış bir İngiliz’dir. İlk çalışması, Rusya’ya yaptığı yolculuk sırasında çektiği bir seri calotype’dir. Paris’te Paul Delaroche ile resim çalıştıktan sonra, hukuk okudu ve bir süre avukat olarak çalıştı. Rusya’da Dinyeper Nehri üzerinde inşa edilen bir köprü ile Kiev, Sen Petersburg ve Moskova’ya ait çeşitli fotoğraflar çekmiştir. 1854′te Regent’s Park’ta bir fotoğraf stüdyosu açmış, o dönemde Londra’da, çiçeklerle gerçekleştirdiği görkemli still-life çalışmalarıyla tanınmıştır.

Fenton, Londra Fotoğraf Derneği’nin kurucularından biriydi. O dönemde, özellikle ayrıntılardaki özen ile dikkat çeken güçlü mimari görünümleri yansıtan fotoğrafları ve yanı sıra Archer’ın yöntemlerinden biraz farklı olan kendi yöntemiyle gerçekleştirdiği wet-collodion (ıslak levha yöntemi)’lı duyarkat / levhalarla çektiği son derece özenli still-life fotoğrafları ile ünlüydü.

Kraliçe Viktorya, kendisini, kraliyet ailesinin ve ikametgahının fotoğraflarını çekmekle görevlendirdi. Daha sonra, British Museum’un resmi fotoğrafçısı oldu ve burada korunmakta olan değişik sanat eserlerinin, nesnelerin, eşyaların, buluntuların yüzlerce reprodüksiyonunu gerçekleştirdi. Çalışmasının mükemmelliği karşısında etkilenen basın şirketlerinden biri olan “Thomas Agnew ve Oğlu” onu Kırım Savaşını fotoğraflamak üzere angaje etti. Bu görevi almasında, Londra’daki Fotoğraf Derneği’nin (Sonradan Kraliyet Fotoğraf Derneği) kurucusu (1853) ve ilk onursal sekreteri olarak hükümet çevreleriyle kurduğu ilişkilerin de etkisi oldu.



Roger Fenton’ın taşınabilir fotoğrafhanesi. Sivil Savaş Dönemi.

Savaş, onu belgesel fotoğraflar çekmek üzere Londra’daki yaşamını terketmeye itti. 1855 yılının başlarında Londra’dan “Hecla”adlı gemiyle yola çıktı.. Kendisine üç yardımcı eşlik ediyordu ve donanımlı bir yük arabası bulunmaktaydı. Daha önce bir şarap satıcısına ait olan bu ağır taşıt, yatak odası ve laboratuvar olarak da kullanılabilmekteydi. Fenton, ıslak levha yöntemini kullandığı için, kapalı olan bu arabadan yararlanıyor ve karanlık oda olarak kullanıyordu. Ekipmanı beş fotoğraf makinası, 700 cam levha, kimyasal maddeler ve muhtelif araç-gereçten oluşmaktaydı. Cebelitarık’tan geçerken dört at satın aldı. “Fotoğraf Arabası” 1855 Mart’ında Balaklava’dan yola çıktı.

Bir ay sonra Fenton, asistanı Marcus Sperling ile cephedeydi. Fenton üç aydan daha kısa bir sürede 300′den fazla negatif elde etti. Her ne kadar kullandığı fotoğraf yöntemi, aşırı sıcakta saatlerce çalışmasına olanak tanımasa da yine de birçok subay, asker, kamp yerleri, muharebeler yüzünden yanmış yıkılmış yerlere ait birçok fotoğraf çekti.

Her defasında Fotoğraf Arabasına geri döner, levhaları diğer kimyasal tanklara boşaltır, görüntüleri geliştirmek ve sabitlemek için, kuruyana kadar bir alev üzerinde gezdirir ve son olarak onları verniklerdi. Tüm bu işlem sırasında bir top güllesinin arabasına çarpıp kötü bir zamanda ışığı içeri almamasını ümit ederdi. Bu konuda çok şanslıydı, çünkü bu yalnız bir kez başına geldi.

Kırım’daki savaş alanları, geniş ve hüzünlü yerler olarak görünür. Bütün bunların yanısıra, söz konusu görüntülerin bombardıman altında ve çok büyük risklere girilerek elde edildiğini anlamak hayli güçtür. Sıcaktan çok şikayet ediyordu. “Levhaları hazırlamak üzere arabanın kapısını kapadığında ter basıyor, gözyaşları gibi yüzümden süzülüyor… Geliştirme banyosu öylesine sıcak ki, ellerimi içine zorla sokuyorum” diyordu. Islak-levha yöntemini kullanıyordu ve bu yöntemde klişelerin kullanımdan hemen önce hazırlanmaları gerekiyordu. Ancak klişelerin daha makinaya yerleştirilmeden kuruyuvermesi onu üzüyordu. Poz süresi üç ila yirmi dakika arasında değişiyordu ve bütün fotoğrafları parlak güneş altında çekmek zorundaydı.

Temmuz’da İngiltere’ye döndü. Hasta ve koleraya yakalanmış bir haldeydi. Fenton, üç aylık zorlu bir çalışmadan sonra 360 pozlanmış klişe getirmişti. Ancak bu görüntüler, savaşa dair hayli yanlış fikirler vermişlerdir. Örneğin, olumlu bir havada aktardığı hafif süvari tugayının hücumu aslında büyük bir başarısızlıktı. Çalışmaları, ateş hattının gerisinde iyi mevzilenmiş askerleri göstermektedir. Çünkü, Fenton’un gönderilmesi için gerekli para, kendisini gönderen şirket tarafından savaşanların ailelerini korkutmamak amacıyla savaşın dehşetini görüntülememesi koşuluyla sağlanmıştı. Dönüşünde Fenton’un fotoğraflarını Londra ve Paris’te sergilediler.

Ölümün gölgesi vadisi


Ölümün Gölgesi

“Photographie Journal”in müdürü sergiyi, kayda değer ve bazı bakımlardan daha önce yapılmamış olarak tanımlamıştır. “Yalnızca anılarımızda canlanan korkunç olaylar yüzünden değil, gözlerimizin önüne somut olarak sergilediği görüntüler (…) bir vadinin dibindeki eriyen buzulun artıkları gibi, sağa sola saçılmış şarapnel parçaları (…) nedeniyle “Ölümün Gölgesi Vadisi” adlı eserden özellikle etkilendiğini” belirtmiştir. Ondokuzuncu yüzyılın en önemli olaylarından bir Kırım Savaşı’dır. Bir yanda Osmanlı İmparatorluğu, İngiltere, Fransa, Sardunya, öbür yanda Rusya arasında cereyan eden bu savaş 1853-1856 yılları arasında ikibuçuk yıl devam etmiş, Rusya’nın yenilgisiyle sonuçlanmıştır. Kırım Savaşı askeri ve politik bakımdan olduğu kadar fotoğrafçılık tarihi açısından da önemli bir tarihi olaydır. Roger Fenton, “fotojurnalizm”in ilk örneklerini fotoğraflarıyla burada vermiştir. Fenton’un fotoğraflarından bazıları xilografik kopyaları süreli bir yayın olan Illustrated London News’de yayınlandı. Bazı fotoğrafların röprodüksiyonları ise bazı başlıklarla kartpostal haline getirilerek Agnew tarafından satışa sunuldu. Aynı zamanlarda yayımlanan “Times”da şu saptama yapılıyordu: “Modern orduları izleyen fotoğrafçı, savaş sırasında meydana gelen natürmortluk atmosferi ve ordunun dinlenme durumunu kaydetmekten başka bir şey yapamıyor.” Romantik savaş ressamlarının alışılagelmiş fantezilerine düşkün kamuoyu için, bu fotoğraflar sıkıcı ve ilginçlikten yoksundu; fotoğraf makinasının sadık bir teknik olarak değeri takdir edilmiş olsa bile !

Fenton, Londra’ya dönüşünde profesyonel fotoğrafçılığı bıraktı. Kimbilir, belki de plakalarında saptanan savaş gerçeği, Viktoryen anlayışa ters düşmüştü. Dolayısıyla yeniden avukatlık mesleğine döndü. Sonradan fotoğraf çekse bile romantik İngiliz kır manzaralarını görüntüledi. 1869 yılında 50 yaşındayken hayata gözlerini yumdu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gestalt Prensipleri

Herbert Bayer

Onlar Grubu